İslam Dininde Hırsızlık Yapmak Nasıl Karşılanır?

Kişilerin kendisine ait olmayan bir malı, eşyayı alması hırsızlık olarak nitelendirilmektedir. Aynı zamanda çalışılan bir kurumun ya da devletin sağlamış olduğu imkanları kendi çıkarları için kullanan kişiler de hırsızlık yapmış durumunda olmaktadır. Alışveriş yaparken aldatma, rüşvet alma, kaçak olarak elektrik kullanma gibi durumlarda hırsızlık kavramı içinde yer almaktadır. Başkalarının vaktini çalma ya da çalışmasına engel olma, müteahitin malzemelerden çalması yada kalitesiz bir ev sunması da hırsızlıktır. İnsanları hırsızlık yapmaya iten pek çok sebep bulunmaktadır. Tüm bu sebepler arasında en önemlisi de Allah’ ın emir ve yasaklarından uzak durmamak ve ibadet etmemek gelmektedir. Allah yolunda ilerleyen bir insan asla yanlış yollara sapma eğilimi göstermemektedir.

İslam dininde hırsızlık kesinlikle doğru karşılanmamaktadır. Toplumda güvenilmez bir insan haline getiren hırsızlık çok kötü sonuçlar doğurmaktadır. Hem bu dünyada hem de ahiret hayatında sıkıntılı durumlara yol açmaktadır. Hırsızlık kesinlikle bir suçtur. Toplum tarafından hırsızlık yapılan kişiler asla sevilmezler ve dışlanırlar. İslam dini hırsızlığı yasaklamaktadır. Hem adli bakımdan hem de ahlaki bakımdan değerlendirildiğinde hırsızlık kesinlikle yanlıştır ve bir suçtur. Hırsızlık yapan kişi kesinlikle kul hakkına girmektedir. Mallarınızı haklı bir şekilde paylaşmak en doğru olandır. Ama başkasının malını izinsiz ve rızasız olarak almak kesinlikle doğru kabul edilemez. Nisa suresi 29. ayetinde de bu konu hakkında bilgi verilmektedir. Hırsızlık yapan kişi eğer bu durumdan pişman olur ve malı geri iade eder ardında da tövbe ederse Yüce Allah affetme özelliği ile affetmektedir.