Sevap İşlemek Hakkında Dini Hikaye

Sevap İşlemenin Dünyadaki Faydası Hakkında Dini Hikaye

Geçmişlerden 3 kişilik bir gurup seferde iken bir yağmura yakalanırlar ve bu yağmurdan bir mağaraya sığınırlar. Mağarada yağmurun dinmesini beklerken dağın tepesinden koca bir taş yuvarlanır ve mağaranın girişine düşüp çıkışı kapatır. Her biri iyice düşünüp birbirlerine

-“ Bizi bu faleketten hiç kimse kurtaramaz, ancak güzel işlerimizden birini vesile ederek, Allah (c.c) dua edersek o bizi kurtarır dediler.

Bunun üzerine içlerinden biri;

-“ Allahım! Anam, babam ihtiyarlardı. Biz onlardan önce yiyip içmezdik. Birgün işim çıktığından vaktinde yanlarına gidemedim. Süt sağıp gelince onları uyumuş buldum. Evdekilere de vermeyip elimde kase, sabaha kadar baş uçlarında bekledim. Sabah olup uyandıklarında, sütlerini içirdim. Bunu senin rızan için yapmışsam, şu taşı bizden kaldır, diye yalvarınca taş biraz kıpırdadı ama çıkılcak bir mesafe yoktu.

Daha sonra diğer adam başladı dua etmeye;

-“Yarabbi! Çok sevdiğim amcamın kızına, bana teslim olmasını söyledim ise de kaçındı ve namusunu korudu, fakat sonra zarurete, açlığa düşerek bana geldi. 120 Altına kendisini bana teslim etmeyi kabul etti. Altınları verdim, herşeyi yapabilecek duruma gelince kız bana:

-“Nikahsız ırzıma geçilmesini helal edemem, dedi.”

Bende ondan vazgeçtim. Altınları da geri almadım. Senin rızan için yapmışsam şu felaketten bizi kurtar, diye dua etti. Taş biraz daha aralandı ama yine de çıkılacak durumda değildi.

Bunun üzerine sonuncu adam dua etmeye başladı:

-“Yarabbi! Gündelikçiler tutatarak ücretlerini vermiştim, ama aralarından biri kaybolmuştu. Onun parasını çiftçilik ve ticaretle çoğalttım. Sonra o adama gelip;

-“Ey Allahın kulu! Ücretimi ver! Deyince gördüğün koyun ve deve sürüleri senin ücretindir” dedim. O da bana;

-“ Ey Allah’ın kulu benimle alay etme” dedi.

Bende;

-“ Alay etmiyorum, ciddi söylüyorum, dedim. Adam, onları tamamını alıp, hiçbirşey nırakmadan gitti.

Allahım! Bunu senin rızan için yapmtımsa, içinde bulunduğumuz durumdan bizi kurtar, diye yalvarınca taş olduğu gibi açıldı ve çıkıp gittiler.