Yapılan İyilikleri Saklamak Hakkında Dini Hikaye

Yapılan İyilikleri Saklamak Hakkında Dini Hikâye
Dinimizde yapılan iyiliklerin başa kakılmaması, yüze vurulmaması hakkında emirler mevcuttur. Hatta sağ elin verdiğini, sol elin bilmemesi gerektiği bile nice yıllar bize nasihat edilmiştir. Vakti zamanında yaşanmış bir olay bize bu konuda güzel bir örnek teşkil edecektir.
Dönemin büyük zatlardan birisi, düşmana karşı tedbir almak, bazı mevkileri tamir ve tahmin etmek için bölge halkından para toplamak istedi ama kimse bu parayı vermedi. O büyük zat bundan dolayı çok üzüldü, mahzun oldu ve ağladı. Gece yatsı namazını kıldıktan sonra bu yaşanan olayı düşünürken birdenbire bir bire adam peydahlandı ve o büyük zatın önüne, bir kese altın bırakıp;
-“Bu parayı dilediğiniz gibi harcayabilirsiniz” dedi.
O büyük zat bu meçhul insanı tanıyordu ve bu kişi Ebu Amr’dı.
O büyük zat ertesi gün bütün halkı topladı ve durumu anlattı,
-“Dün gece Ebu Amr geldi ve bizim kendimizi düşmana karşı korumak için, ihtiyaçlarımızı gidermek için bir kese altın getirdi. Allah iyiliğinin karşılığını versin” dedi.
Birdenbire Ebu Amr kalabalığın ortasından belirdi ve;
-“Dün size verdiğim altından anneme aitti annemin bu altınları bu iş için kullanılmasına gönlü razı değil” dedi.
Bunun üzerine o büyük zat altınları geri iade etti. Ebu Amr keseyi aldı ve uzaklaştı. O akşam yine yatsı namazından sonra Ebu Amr birdenbire belirdi ve yine elinde kese altınla gelip büyük zata verdi. Sizden tek bir ricam var deyip zata fısıldadı;
-“ Parayı veriyorum ve sizden tek bir tek rica ediyorum. Bu parayı istediğiniz gibi kullanınız ama ikimizden başka kimse bir şey bilmesin. Onun nereden geldiğini sadece Allah bilsin.