Zekat Kimlere Verilir ?

ZEKÂTIN VERİLECEĞİ YERLER
Kur’an-ı Kerim, tıpkı namaz gibi zekat’ın farz olduğunu beyan etmiştir. Fakat hangi halde zekât farzdır ve ne kadardır, şartı nedir, gibi hususları açıklamamış, izahını sünneti seniyyeye terk etmiştir. Ancak ehemmiyetine binaen, Kur’an-ı Kerim zekat’ın verileceği yerleri beyan ederek şöyle buyuruyor:
“Sadakalar, (Zekâtlar) Allah tarafından bir farz olarak ancak ş unlar içindir: Fakirler, miskinler, zekat toplayıcılar, kalpleri Müslümanlığa ısındırılmak istenenler, mükâteb köleler, Allah yolundaki gaziler ve yolda kalmış lar.” (Et-Tevbe: 60)
Bu ayeti kerimeden anlaşıldığı gibi zekâtın verileceği yerler sekiz sınıftır:
Zekat Kimlere Verilir ?
I) Fakir: Hiçbir malı ve kazancı olmayan veya yiyecek içecek, elbise ve mesken gibi zaruri ihtiyacını karşılayacak miktarın yarısından az mala sahip olan kimsedir. Meselâ, her gün yüz lira ihtiyacı olduğu halde, ancak yirmi veya otuz lira bulabilmektedir.
II) Miskin: Malı veya kazancı, zaruri ihtiyacını karşılayacak miktarın yarısını aş an kimsedir. Meselâ, yüz liraya muhtaç olduğu halde eline ancak altmış -yetmiş lira geçebiliyor.
Bir kimsenin evi veya tarlası veya zararlı olmayan kitapları veya sanat aletleri bulunsa, fakat yukarda kaydedildiği şekilde ihtiyacı varsa yine fakir veya miskin vasfını kaybetmez. Kendisine zekat verilebilir.
İş sahası bulunduğu ve çalışma gücüne sahip olduğu halde çalış mayan bir kimseye (malı hiç olmasa da) zekât verilmez. Çünkü çalışma gücü de bir sermaye gibidir. Ama çalıştığı halde elde ettiği kazanç kendisine kâfi gelmez veya iş sahası bulamazsa kendisine zekât verilebilir.
Çalış ma gücüne sahip olan kimse, kendini ilim tahsiline verirse zekât alabilir.
Altmış yetmiş senelik bir yaşa gelinceye kadar fakir ve miskine yetecek şekilde zekat verilir. Yani fakir veya miskin olan kimse, aslında bakkal ise, bakkallık için lâzım olan şeyleri, çiftçi ise tarla, öküz ve çiftçilik için gerekli aracı alabilecek ve onunla geçimini sağlayabilecek kadar kendisine zekât verilebilir. Bir kimse çalış ma gücüne sahip olup geçimini sağlayabiliyor, ancak evlendiği zevcesine mehir verecek güçte değildir. Evlilik fıtri bir ihtiyaç olduğundan onun gereği olan mehri verebilmek için zekât alabilir.
Bir kimsenin nafakası baş kasına dinen yüklenmiş ise, hiç malı olmasa da fakir veya miskin sayılmadığından kendisine zekât verilmez.